Hormonsal Meseleler #2
Hormonsal Meseleler #1
İlk yazı biraz uzun olunca kesip sonra devam etme kararı almıştım. O zaman 4. bölüme beni biraz güldüren bir alıntıyla başlayalım. :)
Bireyler arasında seks nedeniyle değil, sekse rağmen bağlar kurulur.
1. Ekonomi insanlarda cinselliği işgal etmiştir.
Hetero ilişkiler söz konusu olduğunda ilk çağlardan beri cinsler arası çekim sağlayan bazı fiziksel özellikler vardı. Bu her ne kadar iki cins için geçerli olsa da söz konusu cinsel ilişki olduğunda erkeklerin daha fazla çaba harcaması gerekiyordu. Çünkü kadınlar biyolojik olarak içinde bulundukları döngüsel döneme göre yalnızca belli zamanlarda cinsel ilişkiye ve doğurganlığa uygun oluyorlardı. Bunu hayvanlarda da görmek mümkün. Belgesellerde dans edip dişiyi etkilemeye çalışan kuşlar hep çok şirin görünmez mi :) Konu insanlara gelince erkekler için fiziksel anlamda kaslı bir yapı, ortalama üstü boy ve sosyal anlamda onu güçlü kılan barınağa sahip olması ve gerektiğinde mücadeleci olması gibi özellikler ön plandaydı. Ancak günümüz hayatına baktığımızda yazar oldukça haklı. Ekonomi birçok kişinin hayatında cinselliği işgal etmiş durumda. :) Bu kadın/adam yanındakiyle nasıl birlikte olmuş ya denilen birçok çiftin ekonomik olarak asimetrik bir ilişkide olduğu görülebiliyor. Ha bir de bu ara gençlerde meşhur ve bize de yabancı kültürden gelmiş, birçok gence çok mantıklı gelen sugar daddy/mommy meselesi var mesela :D
Herkes öfkelenebilir, bu kolaydır, fakat doğru kişiye, doğru ölçüde, doğru zamanda, doğru amaçla ve doğru biçimde öfkelenmek, herkesin gücünün yeteceği bir şey değildir, kolay değildir.
Aristotales, The Art of Rhetoric
2. İnsanlarda ikizi erkek olan dişiler, ikizi dişi olanlara nazaran daha saldırgandır (varsayımlara göre erkek ikiz dişiyi testosteronuna maruz bırakır).
Bu beni şaşırtan bilgilerden birisi oldu. Testosteron hormonu her zaman doğrudan bir etki yaratmasa da erkek saldırganlığının nedenlerinden birisi. Ancak hamilelik sırasında yanındaki cinsin bu testosterondan etkileniyor olması ve bunun ona da yansıması değişik geldi bana.
Akıl her zaman bir kaba kuvvettir, kalpten ziyade kafaya hitap edenler, ne kadar silik ve nazik olurlarla olsunlar mutlaka şiddete yatkın adamlardır. Bir insanın kalbine "dokunmaktan" bahsederiz, ama kafasına vurmaktan başka bir şey yapmayız.
G. K. Chesterton
Bu alıntı benim biraz kafamı karıştırdı. Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?
3. Finans işlerinde, özellikle risk almaya yönelik olan finansal işlerde erkeklerin her zaman daha etkin olmasının nedenlerinden biri testosteron olarak düşünülüyordu. Bu durum kadınlara testosteron verilerek test edilmek istendi. Bu süreçte kadınların daha benmerkezci bir yaklaşım sergiledikleri görüldü.
Bundan çıkarılacak sonuç belki de şu mu olabilir: Erkeklerin risk alabiliyor olmasındaki durumun duygusal bağların benmerkezciliğe göre daha az olması. Belki de kadın risk almadan önce parasal kayıp dışında birçok parametreyi göz önünde bulundurduğu için bu risk yaklaşımından kaçınıyor olabilir. Bilmiyorum bunu öylesinde düşündüm sadece şu an.
Bu seri bir kez daha devam eder muhtemelen. Şiddet üzerine yazacak birkaç şey dışında bir şey kalmadı :)
İlginç bilgiler:-) Çok yaşlı değilim ama duymadığım ilginç terimler var yazıda:-) Gelir seviyesine bağlı sosyal statünün etkilerini yazınızda da belirttiğiniz gibi çevremizde sıkça görüyoruz. Ama gördüğüm kadarıyla herkes halinden memnun:-)
YanıtlaSilİki taraf da zorlanma olmaksızın birlikteyse bence de sorun yok :)
Silyani erkekler çok parametreli düşünemiyo de mi :)
YanıtlaSilBazı durumlarda :)
SilBlogunuzu takipteyim bloguma beklerim. Reklama tıklarsaniz sevinirim. Bence sizin blogunuzun da reklam zamanı gelmiş gibi benden söylemesi.
YanıtlaSilTeşekkür ederim :) Ben de takip ettim.
Silgüzel blog teşekkürler yazı için
YanıtlaSilBen teşekkür ederim yorumunuz için :)
SilG. K. Chesterton'un düşüncesine katılmıyorum. Tam aksine, yani aklın değil duygusal yönün şiddet getirdiğine inanıyorum şahsen:)
YanıtlaSilİç Dökme Seansı yazıma yazdığınız yorumda da böyle düşündüğünüzü anladım :) Bence de böyle. Bu yüzden yazarın o yorumu şaşırttı beni. Tabii okuduğum kitabın içinde başka bir kitaptan alınan bir cümleydi. Eserin aslını okursak belki daha anlaşılır olur; ama mantıksal olarak doğru gelmedi bana da.
SilIlginç bilgiler olmuş bence de;)
YanıtlaSilBence de :)
Sil