Güncel Durum

Herkese merhaba. 

Arada tüm konulardan bağımsız neler yaptığımdan, ne durumda olduğumdan bahsediyorum biliyorsunuz ki... Bugün de pek vaktim olmadığı için bazı şeylerden haberdar etmek istedim sizi. Öncelikle hafta sonu planından bahsedeyim. Bu hafta sonu genelde çalışarak geçecek. Bir de Bilkent Üniversitesi kadın zirvesine katıldım. Aşağıda programın tamamını görebilirsiniz. Bazı konular ve konuklar ilgimi çektiği için başvuru yapmıştım. Özellikle bugünün ilk konusu, nüfus politikalar, kürtaj hakkının yer aldığı konuşma çok ilgi çekiciydi benim için. Geçen dönem de sosyolojide toplum ve nüfus adında bir ders almıştım ve devletin kadın bedeni üzerinde nasıl bir tahakkümü olduğu, nüfus politikaları, yapılan propagandaların ne kadar gizli; ama aynı zamanda ne kadar görünür olduğu gerçekten ilgi çekici. Umarım yarın dinlediğim şeylerden de çok şey öğrenebilirim.

İkinci olarak bahsetmek istediğim şey şu ki. Burada yaptığım paylaşımlar nedeniyle beni takip edenler ne tür sorunlarım olduğunu biliyor. Ancak ben normal hayatımda bunları yansıtan, yansıtabilen biri değilim. Bu yüzden bu tür sorunlardan bahsettiğimde, depresyonda olduğumdan bahsettiğimde en yakınım olan insanlar bile beni ciddiye alıp dinlemiyor. İşi dalgaya vuruyorlar. Burayı benim için bu kadar kıymetli kılan en önemli şey de bu. Ne annem dediklerimi ciddiye alıyor, ne sevgilim. Çünkü beni tanısanız ve yakından görseniz hep gülen biriyim. En kötü durumda bile her şeyi şakaya vurabilen en zor durumda bile her şeyi hallederiz tavrını koruyabiliyorum. Böyle bir durumda kendimi kimseye inandıramazken bana inanan bir arkadaşım oldu. Üniversiteden, yakın bir arkadaşım. O kadar iyi geldi ki bana. Bir gün kargo geldi. Bana o yollamış. İçinde not var, patlayan şeker var :) Bana inanan biri olduğunu görmek çok iyi geldi açıkçası. Diğerlerini suçlayamıyorum. Bana inanmamaları normal geliyor açıkçası. Ama kırıcı oluyor bazen. Annem zaten her şeye muhalefet olan biridir :) Direkt şu moda geçer "Demek ki ağlamak istemişsin, üzülmeyi sen seçiyorsun, ağlamayı seviyorsun demek". Bazen çıldırıyorum bu laflara. Kimse ağlamayı sevmez. Belki de ağlamaktan başka yapacak hiçbir şeyim yok şeklinde düşünecek kadar çaresiz hissediyorum kendimi. Her neyse. Uzatmak istemiyorum daha fazla. Programın son bölümü başlayana kadar kitap okuyacağım. :) Güzel hafta sonları diliyorum herkese.