Geçmişe Yolculuk
Herkese merhaba. Geçen ay okurken beni bir hayli düşünmeye iten, aklımda birçok şeyin canlanmasını sağlayan bir kitaptan bahsetmek istiyorum sizlere. Yetenekli Çocuğun Dramı, Alice Miller tarafından ilk olarak 1970'li yıllarda yazılmış. Bu dönem hem psikoloji alanında hem de sosyoloji alanında genellikle konu olarak dışlanan çocukların ilk yıllarındaki anılarının aslında kişiliklerinin oluşmasında, bazı sapkın davranışların ortaya çıkmasında ne kadar önemli olduğu yazar tarafından dile getiriliyor ve çocukların psikanaliz ile incelenmesine de büyük katkı sağlıyor yazar. Ben de kitabı okurken hafızamda canlanan bir anıdan bahsetmek istiyorum sizlere...
Küçüklüğümden beri mide problemlerim var benim. O mide bulantısı özellikle üniversiteye başladığım döneme gelinceye kadar hayattan bezdirdi beni. Düzgünce bir şey yiyemezdim. Lisede kusarak başlamadığım bir sabah olmazdı. Midem özellikle lisede bu sürekli aç karınla safra kusma durumundan zarar gördü elbette; ancak bundan öncesinde doktorlar mide bulantısına neden olacak hiçbir şeyin olmadığını ve bu durumun psikolojik olabileceğini söylüyordu. Buna sonradan ben de inandım. Çünkü ne zaman ki ben üniversite için farklı bir şehre gidip babamdan uzak bir dünyadan yaşadım benim mide bulantılarım da ondan uzaklaştıkça yok oldu.
Şu an sevgilim olan kişiyle henüz ilk buluşmalarımızdı. Bir gün okul çıkışı acıkınca bir yere gidip bir şeyler yemek istedik. Ama ben nedense birden eskisi gibi bir mide bulantısı hissettim. Ancak sevgilim o ara bir şeyler anlattığı için kafam dağıldı ve bulantıyı unuttum. Neyse... Sanırım dürüm yiyorduk ve yemeğin yarısından çoğu bitmişti. O biraz hızlı yediği için erken bitirmişti ve ben nedense birden strese girdim o an. Doymuş olmama rağmen kendimi bitirmek için zorluyordum... Artık neredeyse kusacak hale gelmiştim anlayacağınız. Sonra sevgilim dedi ki: "Doyduysan bırak ya yemek zorunda değilsin". Bu cümle beni inanılmaz şoka uğrattı. Küçüklüğümden beri hep mide sorunum olduğu için ve ne zaman dışarı çıksak yemeğimi bitiremediğim için "Biz seni boşuna mı getirdik, boşuna mı para verdik şimdi buna" diye baskıya maruz kaldığım için bu cümle beni çok şaşırttı. Dedim ki: "Evet ya, yemek zorunda değilim". O an yaşadığım mutluluğu, özgürlüğü sizi nasıl anlatabilirim bilmiyorum. Bu sözleri duymak anlık bir şekilde moralimi bozardı elbet eskiden; ama beni bu denli etkilediğini hiç bilmiyordum. Bu tür baskılar da üstümden kalktı zamanla. Artık bir şeylerden çok korktuğum ya da strese girmediğim sürece mide bulantısı yaşamıyorum.
Okurken sürekli kendi hayatımdan bir şeyler bulmak çok hoşuma gitmişti. Yazarın ayrıca kaleme aldığı anılar da okuyucuya güzel yol gösteriyor. Özellikle ebeveynlere ya da ebeveyn adaylarına öneririm kitabı. :)
Tam ben bu durum psikolojik diyecektim ki, doktor söyledi diye yazdınız :-)) Bir dönem işimden nefret ettiğim anlarda her sabah bu durumu bende yaşardım.. Zamanla aşılıyor ama aşılana kadar da olan mideye oluyor :-) Kitap önerisi için teşekkürler ☺️ 🙏
YanıtlaSilEvet. Az çekmedim :) Yaşayan bilir. Rica ederim. :)
Silİlk defa duydum kitabı. Bir ebeveyn olarak alıp okumak isterim. Notumu alıyorum.
YanıtlaSilBireysel olarak da faydalı olur tabii. İnsanın gözünü açıyor :)
Silİnsan farkında olmasa da stres çok şeyi olumsuz etkiliyor. Bazı basit görünen cümleler bile yıllarca etkileyebilir. Yemek nedeniyle sana baskı yapılması kötü olmuş. Mide zaten stres anında hemen kötüleşiyor. Ben de küçükken iyi gelecek ya da faydalı diye ısrarla bir şeyler içirilmesinden hoşlanmazdım. Bitki çaylarını falan içemem, midem bulanacak gibi olur hemen.
YanıtlaSilO da öyle bir etki bırakmış demek ki. :) Ufak şeyler çok etkili olabiliyormuş -,-
SilStres in ve baskının ilk etkilediği organ mide diye biliyorum, direk sizi de etkilemiş :( Umarım daha güzel günlerde mide bulantısız zamanlar geçirirsiniz :)
YanıtlaSilUmarım. :) Stres, üzüntü, fazla heyecan direkt mideme vuruyor. Teşekkür ederim. :)
SilEşin (belki de) bilmeyerek şema terapi yapmış sana :) İçindeki örselenmiş çocuğu güvenli bir yetişkin olarak iyileştirmiş.. Ne güzel!
YanıtlaSilEvet. O zamanlar durumumu bilmiyordu. Ama güzel tesadüf oldu. :)
Silya sen hep ilginç şeyler yaşamışsın geçmişte, aile ve sağlık, neyse ki geçmiş artık bunlar, geçmişini unut sen ya veya yok say olmadı öyle bi geçmiş :)
YanıtlaSilYok yok unutmam daha intikam alacağım. :D
Silaradığınız şey tam da önünüze sunulmuş. çok küçük bi davranış bile çocukken gözümüzde dağ gibi bi baskıya dönüşüyor ve büyükler bunu çoğu zaman idrak edemiyor. bu arada ben de üniversite evvelinde mide bulantısı çok çekerdim. doktorlar stres dedi, sonra kayboldu ama ne zaman kötü hissetsem ya da hasta olacak gibi olsam ilk olarak midem ben buradayım der.
YanıtlaSilBende de aynı şekilde :) Gerçi lisedeki o kötü zamanlara kıyasla çok daha iyi durumda. Ama duygular çok etkiliyor :)
Sil