Güncel Durum / 14 Şubat 2021

Herkese merhaba :)

Gönül isterdi ki burada bugün aşktan sevgiden bahsedeyim; ama şu an aklımda daha farklı şeyler var ve eskiden beri 14 Şubat önemsediğim bir gün olmadı. Tabii sevgilimle aynı şehirdeyken birlikte bir şeyler yapardık; ama diğer günlerden bir farkı olmazdı pek. Hediyeleşme de sürpriz bir günde olmayınca sıkıcı bir iş yükü zaten. Her neyse asıl konuya geçelim.

Daha önceki bir yazımda bazı sıkıntılar yaşadığımı ve bunun için bana bir kitap ve video serisi önerisi geldiğinden bahsetmiştim. Buraya yazdıktan sonra ve giriş bölümünü okuduktan sonra David Burns'ün ne kadar doğru bir fikir olduğunu daha iyi anladım. Okuyana kadar pek fikrim yoktu; ancak testlere göre bilişsel terapi ile uzun süreli bir iyileştirmenin başarılabileceğini iddia ediyor yazar. Kitabı da belli bir süre zarfında, içinde yer alan alıştırmaları yaparak okumak gerekiyormuş. Ben de kitabı okumaya dün başladım ve kitabın başlarında bir ölçekle karşılaştım. Birçok uzman tarafından kullanılan bir ölçekmiş. 25 soruluk ölçekte bulunan sorular cevapladım ve 52 puanla ağır depresyonda çıktım. Tebrikler. :) Bunu buraya yazmamın sebebi de kitap sonunda yaşadığım gelişmeyi (yani umarım olur bu gelişme) daha iyi gözlemleyebilmek. Yazar orta dereceli depresyonda dahi kişilerin profesyonel destek almasını öneriyor gerçi; ama ben şimdilik sadece bu kitabı okuyarak ne noktaya gelebileceğime bir bakayım. 

Bir de buraya kitabın başlarında kendimi gördüğüm şu cümleleri bırakmak istiyorum:

Eğer ciddi olarak depresyondaysanız, her şeyin hep kötü olduğuna ve öyle kalacağına inanırsınız (evet, inanıyorum). Geçmişinize baktığınızda başınıza gelmiş kötü şeyleri hatırlarsınız (vallahi aklıma iyi hiçbir şey gelmiyor). Geleceği hayal etmeye çalıştığınızda, boşluk, bitmeyen problemler ve keder vardır (aynen öyle). Bu karamsarlık, umutsuzluk hissi yaratır (evet). Bu duygu kesinlikle mantıksızdır (en azından bunun farkındayım), ama o kadar gerçek görünür ki sorunlarınızın ömür boyu süreceğine ikna olmuşsunuzdur (kesinlikle böyle düşünüyorum).

Bir de yazar tedavisi en zor şeylerden birinin hafif düzeyde seyretse dahi distimik bozukluk olarak bilinen kronik depresyon hali olduğundan bahsetmiş. İlk okuldan beri sürekli olumsuz biri olarak ne yazık ki bunun da bendeki varlığını bu kitabı okumadan önce de biliyordum. Yine de son bir buçuk senede seviye atladığını net şekilde görüyorum. Sürekli bir olumsuzluk, üzüntüyle yaşamaya alışkınım; ama şu an ki seviyeyi azaltmam gerek kesinlikle. 

Yorumlar

  1. Ben de 33 puan almıştım. Aslında çok değişken, o testi tekrar tekrar çözmelisin çünkü duygudurumuna göre puan azalıp artacaktır.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet. Son 1 haftaya göre değerlendirme yapın diyor zaten. Tekrar yapacağım bir süre sonra.

      Sil
  2. Güncel durum pek iyi görünmüyor. Durumunuzun farkında olduğunuz da aşikar, bu yüzden de profesyonel destek alıp/almamanız gerektiğini en iyi siz bilirsiniz. İlk okuldan beri süre gelen durumun seviye atladığını düşünüyorsanız ciddi bir çözüm düşünmenin vakti gelmiş gibi...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet. Ne yazık ki devlet hastanesinde beklediğim desteği alamadım. Önceki bir yazımda da bahsetmiştim ya yoğunluktan ya da artık işinden bezmiş insanlara denk geldiğim için kendimi bir profesyonele anlatamadım. Bu yüzden son çare bu kitap karşıma çıktı :)

      Sil
    2. Faydası olur umarım:-)

      Sil
  3. Ne 14 şubatı hocam 1 gün bile sevgi görmedik başka birinden hahahahah :D Hocam vallahi senin bu durumdan çıkmanı çok isterim ya, elimden ne gelir bilmiyorum ama gülmeni tavsiye ediyorum, hep gülün :) vallahi üzülmek dertten, kederden başka bir şeye yaramıyor, lütfen gülün be :)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Deme öyle ya :D Bana sevgi veren çok kişi var etrafımda o konuda kendimi cidden şanslı hissediyorum; ama insan kendini sevemeyince diğerlerinin sevgisini de görememeye başlıyor. Ben çok gülerim aslında, hayatla çok dalga geçerim çünkü elimden başka bir şey gelmiyor :)

      Sil
  4. kitabı alayım, okumayı sevdiğin konular, anlattığına bakarak senin depresyonunun geçici olduğunu söyleyebilirim. okuduklarıma ve çevredeki depresyonlulara bakarak söylüyorum bunu, borderline, bipolar filan olsaydın ömür boyu ilaç tedavisi olabilirdi ama sen kendin çalışarak, çok isteyerek ve belki de sonra danışmanlar yardımıyla bunu aşabilirsin, kesinlikle diyorum yaniii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence de o tür sıkıntılar olmadığı sürece bir miktar kendi kendimi iyileştirebilirim diye düşünüyorum çünkü zaten durumun farkındayım. Bu bana biraz kilo vermek gibi geliyor. Bir hastalık olmadığı müddetçe aldığın bir kiloyu verebildiğin gibi zihindeki kötü düşüncelerden nasıl kurtulacağını bildiğin ya da en azından hayatını ele geçirmesine izin vermemeyi öğrendiğinde depresyon da atlatılabilir gibi.

      Sil
    2. Mevzu bahis felaket tellallığı; hep olumsuz düşünme, tüm kötülükler beni bulur zaten felan filan tripleri; devlet hastanesi psikologları şak yapıştırır ilacı mum gibi olursunuz ama tavsiyem bu değil tabi ki bugün artık her şeyi Google dayıya sormuyok mu? Bunu da pekala internete danışabiliriz. Bunun için Youtube 'da yayın yapan çok iyi psikologlar var izle ve rahatla, önce derin bir nefes... sonrasını artık biliyorsun. Youtube!

      Sil
    3. Evet. Takip ettiğim kişiler var. Devlet hastaneleri konusunda da haklısınız. Direkt ilaç yazıyorlar; ama epilepsi olduğu için kullanamıyorum zaten onları.

      Sil
  5. Bence başaracaksın. İnanıyorum. Sadece sende kendine inan. Kendini sevmediğini yazmışsın. Muhtemelen kendinde kusurlar görüyorsun. Kimse muhteşem değil. Kusursuzluk diye bir şey yok. Kendinde sevmediğin ne varsa, inan ki onların hepsi insanların çoğunda var. Dert ve sıkıntılarda hiçbirimiz yalnız değiliz. Kendini sev. Sen sana lazımsın. En büyük ilaç sensin. Bir günlük tut. İçinde ne varsa her gün yaz. Özgürce yaz. İşe yarıyor. Kendimden biliyorum.

    YanıtlaSil
  6. Kötü deneyimler oluyor bazen :) Sevgiler.

    YanıtlaSil
  7. Sizi çok iyi anlıyorum. Atlatırsınız İnşallah. Küçüklüğümden beri pek çok şeyi kafaya takıyorum. Sürekli düşünüp durmak çok yorucu, son yıllarda kafam sık sık ağrıyor. İzzet Güçlü'nün takip ediyorum bir süredir. Sen Hasta Değilsin diye bir kitabı var. Onu da alıp okumayı düşünüyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kendisini duymamıştım hiç, bakacağım :) Teşekkür ederim yorum için.

      Sil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar