Sünger Gibi Bilinçaltı #1
Bina dışardan oldukça soğuk görünüyordu. Gri renkte ve heybetli bir görüntüsü vardı. Geçmişte saray olan bu yapı artık müzeleştirilmiş ve insanların bu atmosferi keşfetmesi için ziyarete açılmıştı. İçeri girdiğinizde sizi kendinizi bir labirentte gibi hissettiren devasa bir mekanla karşılaşıyorsunuz.
Bir sürü oda var. Evet, işte şimdi tek başına o koca binada gezmeye başlamıştı. Binanın önüne geldiğinde yanında annesi ve yengesi de vardı. Ancak içeri girdiği an o kocaman yere kendini öyle kaptırmıştı ki yanındakilerden ne zaman ayrıldığını anlayamamıştı bile. Girdiğiniz her oda sizi dönemin farklı bir mekanına götürüyor. Bu eski sarayın dışı ne kadar Avrupai olsa da içi tamamen bizim kültürümüzle doluydu.
Girdiği bir odadan dışarı baktığında kar yağdığını gördü. Odada şömine benzeri bir şey vardı ve yerler eski halı ve kilimlerle doluydu. Odanın içinde kırmızı renk hakimdi. Sıcacık bir ruhu vardı. Sonra girdiği odadan dışarı baktığında ise güneşli bir hava gördü. Neredeyse bomboş, aydınlık bir odaydı bu oda ve beyaz renk göz alıyordu. İçerde gördüğü tek şey bir çelloydu. Daha önce hiç çello çalmamıştı, hatta eline bile almamıştı. Ancak nasıl cesaret edip dokunduysa tellere yayla bir melodi çıkardı. Kulağa çok iyi gelmese de bir insanın ilk çalışta bu melodiyi çıkarması mümkün değildi. Şaşkınlıkla diğerlerine göstermek istedi yaptığını; ama o labirentin içinde annesini ve yengesini bir türlü bulamadı kız. Çaldığı şarkı ise Fairytale başlangıç bölümüydü. :)
Evet. Sizlere 2 gece önce gördüğüm bir rüyayı yazdım :) Bu ara yaşadığım şeyler hemen bilincimde yer ediniyor ve bunlar da hemen rüyama giriyor. Şimdi kısım kısım sizlere bu sembol, kişi ve mekanların gerçek hayatta nasıl karşıma çıktığından bahsedeceğim.
1. Saray: Orta okula giden kardeşimin sınav haftasıydı ve ona konu anlatırken benim de daha önce bilmediğim ya da unutmuş olduğum Avrupa'da bir sarayın (yine unuttum aferin bana) örnek alınarak yapılan Sadabad Sarayı bilgisi geçiyordu.
2. Müze: Annem sağlık çalışanı ve müze gezisi için izin evrağı gelmişti.
3. Bir odada kar bir odada güneşli hava görme: 2 gündür çok sıcak olmasına rağmen 2 güne kar beklenen Ankara havası :)
4. Yenge: Yengemin zaten böbrek rahatsızlığı olan annesinin yoğun bakıma alındığını öğrenmiştim.
İşte bu ara bilinçaltım böyle sünger gibi çekiyor. Evdekiler de her gün ne gördüğümü soruyor. Onlara da eğlence çıktı :)
Aşırı rüya gören biri olarak yazınızı çok beğendim. Bilinç altım sünger gibi çekmiyor adeta silip süpürüyor :))
YanıtlaSilVarsa böyle şeyler siz de yazın. Ben rüya dinlemeyi de çok seviyorum :)
SilÖnce bir gezi yazısı zannettim, arkasından bu galiba kısa bir öykü diye düşündüm. Sonra müziği dinlemeye başladım. Alt satırlara geçince neler oluyor diye bir karıştım:-)) Nereden nereye, nasıl bağlandı şaşkınım şu an:-))
YanıtlaSilBu tür rüyalar gördüğüm zaman ben de şaşırmış uyanıyorum. Bu kadar da olmaz dedirtiyor rüyalarım bu ara :)
SilFena halde rüya gören biriyim. Bazen ev halkına anlatıyorum gülüyorlar bana. Film seyreder gibi görürüm hatta genelde. Eh bu da uykumun ne kadar kötü olduğunu gösteriyor sanırım.
YanıtlaSilUyku için çok da iyi bir şey değil sanırım. :) Ben 20 dakika yattığımda bile neler görüyorum :)
SilRüya olarak değil de bir hikaye niyetiyle okudum. Çok heyecanlı yerinde bitti o yüzden.
YanıtlaSil:)
Bilinç altı değişik bir şekilde işliyor.
Aslında çoğu rüyada düşüncelerden kaynaklı. Misal benim içli köfte görmem gibi. :)))
Ben de genelde hiç bitmesinler istiyorum. Günlük hayatta nerde böyle heyecan :)
Siloooo fairytale ve ryback ile bitti :)
YanıtlaSilEvet. Severim :)
SilSürekli rüya gören ve bunları yazan birisiyim, çok rüya defterim var evde:)
YanıtlaSilSizin rüyanızı da keyifle okudum:)
Rüyalar bazen bilinçaltı oluyor bazen de sezgisel olarak mesajcı olabiliyor sanırım..
Birçok anlam içeriyorlar bence de. Çok kesintili olmayan rüyalarımı burada da paylaşmak istedim. :)
SilBen de başlamıştım yazmaya; ama uyanır uyanmaz deftere bir şey yazmak pek bana göre değil sanırım. Buraya yazayım dedim ben de :)
YanıtlaSilTeşekkür ederiz :) Ben de çok severim o şarkıyı. Müziği, sözleri çok hoşuma gidiyor.
YanıtlaSilHem öykü gibi rüya hem de tabiri, aşmışsınız siz:)
YanıtlaSilBazen böyle oluyor :) Estağfirullah :D
Sil